ABD’de vatandaşların Filistinlilere karşı bu denli nefret içeren eylemlerde bulunmasında Biden ve ABD medyasının büyük rolü olduğu bildirildi. İsrailli bir yerleşimcinin ortaya attığı ve İsrail makamları tarafından bile yalanlanan “Hamas 40 İsrailli bebeğin başını kesti” yalanını Biden’ın bir konuşması sırasında dillendirmesi ABD’de şoka neden olmuştu. ABD’de Başkanlık makamında oturan birinin açıkça bir yalanı dillendirilmesi kamuoyunda büyük tartışma yaratırken, Beyaz Saray daha sonra Başkan’ı düzeltmek zorunda kalmış ve Biden’ın olaya dair herhangi bir kanıtı olmadan böyle bir açıklama yaptığını duyurmuştu. İsrailli yerleşimcinin yalanını haber diye yayınlayan CNN de yoğun tepkilerin ardından haberi kaldırmak zorunda kaldı.
Günlerdir Filistinlilere karşı nefreti körükleyen Biden’ın, 6 yaşındaki Müslüman çocuğun öldürülmesinden sonra “şok olduğunu” bildirmesi ise timsah gözyaşları olarak nitelendirildi. Amerikalıların bir araya gelerek İslamofobi ve her türlü nefrete karşı çıkması gerektiğinin altını çizen Biden, “Nefret karşısında sessiz kalmayacağım” ifadesini kullandı. Beyaz Saray’dan herkesin 6 yaşında öldürülen çocuğun ailesine taziyelerini ilettiği, yaralanan annesine acil şifalar dilediğini aktaran Biden, tüm Filistin, Arap ve Müslüman Amerikan toplumuna taziyelerini aktardı. Biden’ın günlerdir Filistinlilerin öldürülmesine karşı İsrail’e destek vermesinden sonra Arap ve Müslüman toplumuna taziye dilemesi ise sosyal medyada “ikiyüzlülük” olarak tanımlandı.
İsrail’e destek için körüklenen Müslüman nefreti ve yaşanan cadı avı, Gazze’deki çatışmaların sadece Gazze ve İsrail ile sınırlı kalmayacağını, tüm dünyaya yayılma potansiyeli taşıdığını gösterdi. Türkiye’nin ilk günden bu yana tarafları itidale davet etmesinin de ne kadar önemli olduğu görüldü.